Bir diyarda iyi bir çiftçiyle oğlu yaşarmış. Çiftçi günün birinde amansız bir hastalığa yakalanmış. Oğlunu yanına çağırmış:”Oğul ben yolcuyum, bugüne kadar hep benimle çalış dedim, sözümü dinlemedim ama artık iyi çalış” Demiş ve gitmiş.
Babası ölünce oğul, ah vah etmiş. Birkaç gün sonra tarlaya gitmeye karar vermiş.Yolda düşünmüş: “Bugün hava iyi… Babam sabanım çok iyi derdi hep, onu bi göreyim” Varınca tarlaya yaşlı sabanı görmüş, seslenmiş :
-Günaydın saban, nasılsın ?
“Günaydın, iyiyim” demiş saban yerinden sakin.
Çocuk : “Ne iyi… Babam sabanım çok iyi derdi hep, bana bir iyilik yapsan da ,şu tarlayı benim için sürüversen, ben bilmiyorum” Saban şaşkın:”Saban saban duruyorum. İyiliğim, senin elinden, çalışırım eylersen… ”
Çocuk: “Demek seninle birlikte çalışmam lazım.”
Tabi hoşuna gitmemiş. Aklına tohumlar gelmiş, ‘ tohumlarım iyi derdi babam hep’. Tohumları bulmuş:
-Siz iyi tohumlarsınız değil mi, iyiyseniz buğday oluverin.
Tohumlar şaşkın, birbirlerine bakmış, içlerinden biri mırıldanmış;’ arkadaşlar, çocuk konuyu anlamamış.”
Çocuğa konuşmuş içlerinden en yeşili:
-Çocuk çocuk, sen bizi ek sula ki biz de sana ekmek olalım.
Çocuk mutsuz eve dönmüş; ‘hani sabanla tohum iyiydi, bana çalış diyorlar…’
Gece yatmış , sabah kalkmış, tarlaya gitmiş.
-Nasılsınız ?
Sabanla tohumlar : -iyiyiz işte duruyoruz öyle, sen nasılsın?
‘Ben de sizin gibi durmak istiyorum” , demiş çocuk.
Yaşlı saban buyurmuş :
” durgun sudan
zehir bekle ,
işle de
büyü bizimle
çocuk çocuk “
12.8.2020
Alev
#öykücük