Ezoterik filozofun cinsellik kavramını anlamak için, onun tanıdığı dünyanın , egzoterik filozofun kabul ettiği dünyaya kıyasla yedi kat daha karmaşık olduğu göz önünde tutmalıyız. Çünkü bunlardan ilki için fiziksel dünya , tezahürün yedi planından ancak biridir; bizlerin cinsellik olarak bildiği fiziksel fenomen , tüm bu yedi plan üzerinde işleyen bir gücün yalnızca bir yönünü oluşturur.
Egzoterik bilimler bile cinselliğin, fiziksel bir yönü olduğu kadar duygusal bir yönü olduğunu kabul etmeye başlıyor. Ezoterik bilimler bunun, genelde tanımlandığı çerçeveye ek olarak, mental ve ruhsal yönleri de barındırdığını vurgular. Cinsel güçlerin ortaya çıktığı ve denetlendiği planlar daha süptil planlardır. Ancak cinselliğin tezahürleri ve söz konusu planlar üzerinde bunları yöneten kuralları anladığımız takdirde, bunların kendi içimizde ve toplumda yarattığı etkileri denetleyebilirz.
Ezoterisyen cinsellik terimini bizim anladığımız anlamada kullanmaz. Ezoterist, yaşam gücünden söz eder. Öyle ki bunu , enerji yayan ve çekim gücü olan elektro-hidrolik bir enerji türü olarak tanımlar. Bu da su enerjisini sıkıştıran ve basınç uygulayan bir devinim olan elektrik enerjisine çok benzer.
Bu gücün ilk Neden’den hareketle yayıldığını ve dolayısıyla doğası gereği ilahi olduğunu ; kendini monadların çeşitli planlarda oluşturdukları araçlar ile ifade ettiğini ve bu nedenle işlev gördüğü planın yapısı ile koşullandırıldığını ve bunun da ayrıca her bireysel aracın türü ve kusurları ile sınırlandığını tasarlar. Bu nedenle yaşam gücü çeşitli dönüşümlere uğramasına ve başlangıçtaki güdülerinden çok uzak kullanım alanlarına yönlendirilmesine karşın , doğası ve başlangıcı itibarıyla ilahidir. Kutsal bir olgu olarak saygı gösterilmesi gerekir. Kendi aracılığıyla akan bu gücü , kişi tüm insanlarla birlikte katılımcı bir üyesi olduğu İlahi Yaşam ın yönetimi altında düzenlenmesi gereken kutsal bir emanet olarak görür.
Bu yaşam gücü var olan her şeyin sürmesini sağlar ve yaşayan formları, özellik kazanmış bütün maddeleri sürekli olarak bunun ortak kökenine indirgemeye çalışan parçalayıcı güçlerden korumaya çalışır. Bu, yaşam gücünün ilk işlevidir; bir biçime sahip olanın tezahürünü korumak ve bunu geliştiği düzeyde tutmak. Bu işlevi, Koruyucu Yaşam olarak bilinir ve bir birlik bağlamında tasarlanır. Fakat yeni formların yaratılmasında, ikinci bir görevi daha vardır ve bunun için de , pozitif ve negatif görünümlü bir ikilem olarak kutupsallık çerçevesinde işlemelidir. Bu, egzoterik cinsellik kavramının yaşam etkinliğini işte bu aşamasıyla ilgilidir.
Yaşamın sürdürülmesi için tek bir güç yeterlidir, fakat herhangi bir formun yaratılması için iki gücün varlığı zorunludur. Bunlardan biri gerçek ve diğeri gizil bir güce sahip olmalıdır. Diğer bir deyişle bu güçlerden ilki hızı yansıtacak ve ikincisi bu hızın uyarısıyla serbest bırakılacak ,form içerisinde kapalı tutulan bir güç olmalıdır.
Böylece söz konusu iki güçten biri , yayılmaya ve dolayısıyla denge durumuna ulaşmaya çalışırken diğeri hareketsiz, gizil ve bir uyarıyı bekleyen güçtür. Bunlardan ikincisi yani dişi güç, parçacıkları içinde , hareketsiz kimyasal enerjinin biriktirildiği bir dinamit yüküne benzetilebilir. Bunlardan ilki yada erkek güç ise, söz konusu hareketsiz enerjiyi serbest bırakan bir elektrik şokuna yada bir çekiç vuruşuna benzetilebilir.
Söz konusu iki güç, ezoterist tarafından pozitif yada negatif , erkek ve dişi güç olarak kabul edilir. Pozitif yada erkek güç, uyarıcı işlevini görür, negatif yadda dişi güç ise görünmeyen hareketsiz enerji aracılığıyla , erkek yada uyarıcı etki sayesinde , asıl yaratılış eylemini gerçekleştirir ve uyarıcının tepkisi çekildiğinde de hemen gücünü yitirir. Ezoterist bu tür bir etki yada tepkinin gerçekleştiği her yerde; bu ister mineral dünyasında, ister zihinsel dünyada olsun, bir cinsellik ilişkisinin varlığını kabul eder.
Dion Fortune, Aşk ve Evliliğin Ezoterik Felsefesi
YanıtlaYönlendir |